1897 yılında Basel’de ilk Siyonist kongre yapıldı ve ilk 50 yılda küçük İsrail, ikinci 50 yılın sonunda da Büyük İsrail’in kurulması kararlaştırıldı. İngiltere Devlet kurmaları için Madagaskar’ı ve kuzey Afrika’dan bir yer vermeyi taahhüt etmesine rağmen Siyonistler Filistin topraklarını almak için ısrar etti. Nüfus yoğunluğuna ihtiyaçları vardı. Avrupa’da ki Yahudilerin Filistin topraklarına göç etmesi istendi. Rahatı yerinde olan Avrupalı Yahudiler bu isteği geri çevirdi. Tesadüfe bakın ki 60 milyon insanın öldüğü 2. Dünya Savaşı Yahudi soykırımı olarak servis edildi. Savaştan kaçan Yahudiler Güney Kıbrıs’ta rehabilite edilip Filistin topraklarına savaş mağduru mazlumlar olarak getirildi.
İşgal işte o zaman başladı! Savaşın galip ülkeleri Yalta toplantısında dünyayı paylaşıp Birleşmiş Milletleri kurunca İngilizler sorumluluğu dünyanın başına bela edecekleri uluslar arası topluma atmanın bir yolunu bulmuş oldu. 15 Mayıs 1948’de 57 ülkenin kabul etmesi ile Filistin’in göbeğinde bir kanser hücresi misali İsrail Devleti kuruldu. Zulüm işte o zaman başladı!
Kendilerine vaad edildiğine inandığı topraklarda başkasına yaşam hakkı tanımayan siyonistler o günden bu yana sistematik olarak soykırım yapmaya devam ediyor! Ne kadar tuhaf değil mi? Dünyanın her yerinde insanlar ölür adı “Soykırım” olur. Ama ölen Yahudi ise adı “Holokost”tur. Dünyanın her yerinde düşüne özgürlüğü adı altında her türlü kutsala dil uzatılabilir. Ama Siyonistlere itiraz ederseniz “Anti Semitist” olmakla suçlanırsınız.
İşgali anlamak, onunla mücadele edebilmek için zaruridir. Modern dünya her konuda bireyselliği pazarladığı gibi tepkilerin de bireysel kalmasını arzulamaktadır. Oysa tek başımıza yapabileceklerimiz sınırlı. Bir arada iken güçlüyüz, beraber yükseltirsek sesimizi duyulması kolaylaşır.
Biliyoruz; Filistin, Gazze deyince boğazınız düğümleniyor. Kendinizi çaresiz hissediyorsunuz. Kalabalıkla hareket etmek bazen daha kolaydır. Unutmayın; Kötüler cesur oldukları için değil cesaret buldukları için kötülük yaparlar! Gelin sesimizi beraber yükseltelim. Gelin Filistin’in özgürlüğü ve iki yüzlü bu dünyanın ifşası için gerekirse bu yolda birlikte yürüyelim! Hele ki mevzu Filistin ise!!! BENİ DE YAZ!!!!